Moda haftaları, moda dünyasının dört gözle beklediği Paris Moda Haftası ile son buldu. Çarpıcı koleksiyonları, kreatif direktör değişimleri ve kulislerde dönen söylentileriyle Paris’te tempo oldukça yüksekti. Podyumdan kulis arkasına kadar Paris Moda Haftası’nı, Mümkün okurları için tüm detaylarıyla özetliyoruz.

Paris Moda Haftası 2025-26 Sonbahar/Kış sezonu moda takviminin en çok beklenilen ayağıydı. Sezonun son haftasında, Paris sokakları ve podyumları moda dünyasının en çok konuşulan isimlerine ev sahipliği yaptı. Chappell Roan ve Ice Spice gibi yeni nesil “it girl”ler ön sıralarda dikkat çekerken; A$AP Rocky ve Sydney Sweeney gibi isimler podyumda yerini çoktan almıştı.

Fakat sahne arkasında durumlar biraz karışıktı. Gündemin merkezinde moda devlerinin geleceğine dair sorular vardı. Dior’daki olası Maria Grazia Chiuri vedası, Jonathan Anderson’ın Loewe’den ayrılıp Dior’a transfer olacağı iddiaları ve Demna’nın Balenciaga’daki son sezonunu tamamlayarak Gucci’ye geçmesi, sahne arkasında dolanan fısıltılardandı. Elbette gündemde sadece bunlar yoktu; podyumda devleşen isimler ve öne çıkan koleksiyonlar da bol bol konuşuldu.

GEÇMİŞİN ZARAFETİ MODERN ÇİZGİLERLE BULUŞTU

Paris Moda Haftası 2025-26 Sonbahar/Kış sezonu, modern bir bakış açısıyla, geçmişi kendine rehber edinen cesur koleksiyonlarla doldu taştı. Coperni’nin 200 oyuncu eşliğinde gerçekleştirdiği 90’lar LAN partisi, Alexander McQueen’in dramatik Viktoryen yorumları, Schiaparelli için Daniel Roseberry tarafından hazırlanan Teksas esintili koleksiyonu, Alessandro Michele’in kırmızı ışıklı podyumu ve konfetilerle dolup taşan Courrèges defilesi haftanın en dikkat çekici detaylarındandı.

Koleksiyonlarda ağırlıklı olarak klasik ve güçlü feminen çizgiler ve geçmişin teknolojiyle harmanlandığı yenilikçi tasarımlar dikkat çekti. Ayrıca, 80’lerin güçlü ve karakterli takım elbiseleri bu sezon yeniden sahnedeydi. Aynı zamanda “Boom Boom” estetiği olarak da adlandırılan bu akım, Stella McCartney ve Saint Laurent’in koleksiyonlarında kendini güçlü bir şekilde hissttirirken; Balenciaga ve Ludovic de Saint Sernin, kendilerine özgü detaylarla bu anlayışı yeniden yorumladı. Paris Moda Haftası’nın ayrıca öne çıkan defilelerine yakından bakalım.

PARİS MODA HAFTASININ EN DİKKAT ÇEKİCİ 5 DEFİLESİ

Courrèges

Nicolas Di Felice,yine  geleneği bozmadı ve Courrèges her sezon olduğu gibi cesur ve çekici çizgisiyle podyumda yerini aldı. Vücudu hatlarına uyumlu elbiseler ve geometrik formlar öne çıkarken, feminen ve güçlü siluetler dikkat çekti. Defilenin en dikkat çekici kısmı ise renkli konfetilerle taçlandığı andı. Bu eğlenceli ve enerjik gösteri Di Felice’in “it girl”ler için tasarladığı, göz alıcı koleksiyonuna farklı bir hava kattı.

Miu Miu

Miuccia Prada, markanın özgür ve genç ruhunu daha olgun bir bakış açısıyla yeniden yorumladı. Paris Moda Haftası’nın son gününde gerçekleşen defilede, ö sıralarda A$AP Rocky ve Sydney Sweeney gibi isimler yer aldı. Koleksiyona gelecek olursak; aşırı geniş kalıplar, ekose desenler, parlak ve canlı renkler dikkat çekti. 60’ların ruhunu yeniden uyandıran çiçek baskıları ve kürk detayları, bu koleksiyona hem nostaljik hem de güçlü bir hava kattı.

Duran Lantink

Haftanın en çok ses getiren isimlerden biri tabii ki Duran Lantink oldu. Yılandan zebraya, ineğe hatta çitaya kadar birçok farklı hayvan deseninin kullanıldığı koleksiyon, vücut oranlarını bozan tasarımlarıyla fark yarattı. Defilenin en çok dikkat çeken parçaları ise, hiç kuşkusuz ki markanın imzası haline de gelen silikon göğüs ve karın şeklinde tasarlanan parçalar oldu.

Vivienne Westwood

Andreas Kronthaler, markanın ikonikleşen tarzını güçlü bir dinamizmle tekrar ortaya çıkardı. Aynı zamanda markanın ruhunu korurken cesur desen ve dokulara da sadık kaldı. Ekose desenler, ağır kışlık parçalar, deri eşofman takımları ve ışıltılı kapüşonlar podyumda güçlü bir iz bıraktı. Hacimli formlar ve parlak tonlar Westwood’un alışılmış tarzına modern bir yorum getirdi. Ice Spice ve Chappell Roan’ın ön sıralarda izlediği defile, haftanın en dikkat çekici gösterilerinden biriydi.

Matières Fécales

Matières Fécales, karanlık ve etkileyici atmosferiyle Paris Moda Haftası’na damgasını vurdu. “Ötekiler” için hazırladıkları tasarımlarda distopik formlar, apokaliptik siluetler ve heykelsi detaylar podyuma bambaşka bir enerji taşıdı. Markanın sıra dışı vizyonu uzaylı estetiğini çağrıştıran makyajlarla tamamlandı. Christian Louboutin iş birliğiyle hazırlanan parçalar ise koleksiyonun en büyük sürprizlerinden biri oldu. Matières Fécales, bu koleksiyonuyla modanın yeni fenomeni olmaya aday.

©mümkün dergi

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.