Beynimde tümörün büyüdüğünü ve ameliyat olmam gerektiğini öğrendiğim gün eşim ve ben büyük bir şoka girdik. Bu konuda uzman doktor nerede idi, ne yapmamız gerekiyordu? Ameliyat riskleri nelerdi? Pek çok soru yanıt bekliyordu adeta. İşte böyle çaresiz ve korku içinde olduğumuz bir anda oğlu nörolog olan bir arkadaşımdan, oğlu ile görüşmek ve birkaç konuda bilgi almak istediğimize dair rica mesajı attım. Sonuç istediğim gibi olmadı, ne arayan ne de soran oldu. Bu durum beni gerçekten üzdü ve sonra neden üzüldüğüme dair derinlemesine düşünmeye başladım. Eğer her şey benim içim oluyorsa ve evrenin bana verdiği her ilişkinin içinde almam gereken bir ders ve ruhsal büyüme olanağı var ise neden böyle olmuştu ve içinde yatan sihirli inci nerede idi?
Kendine Değer Verme ve Sınırlarını Koruma
Dış dünyadan yani o kişilerden desteğe ihtiyacım olduğunu sandığım anda bu ihtiyacım karşılanmadı, karşılanmaması gerekiyordu. Nerden mi biliyorum çünkü egomun istediği gibi olmamıştı aslında. Bu durum duygusal olarak incinmeme neden olmuş olsa da bu deneyim bana kendi ihtiyaçlarımı kendim sağlamanın ve duygusal sınırlarımı korumanın önemini hatırlattı. Kendimi herhangi bir ilişki veya durum için üzmek yerine, kendi refahımı ön planda tutmayı öğretti. Bu da dış dünyaya bakış açımı ve beklentilerimi değiştirerek sağlıklı ilişkiler kurmama ve duygusal olarak güçlü kalmama yardımcı oldu.
Empati ve Başkalarını Anlama
Arkadaş dediğim kişinin benim ricama karşılık vermemesi başkalarının yaşadığı stres ve yoğunluk hakkında daha fazla anlayış geliştirmeme yardımcı oldu. Arkadaşımın doktor olan oğlunun belki çalışma saatlerinin yoğunluğunun baskı ve stresini yaşayabileceğini ve bununla başa çıkma çabalarını daha iyi anlamaya başladım. Bu durum kendimi başkalarının yerine koyarak daha anlayışlı bir yaklaşım geliştirmemi sağladı. Her şeyden önce ihtiyacı olan ve benden bir rica da bulunan kimselere karşı daha hassas olmayı ve elimden gelen desteği vermenin ve yardımı yapmanın önemini, kısacası bana kim olmamayı ve insanların acılarına ve yardım isteklerine kayıtsız olmamayı öğretti. Bu deneyim, belki de beklenmedik bir şekilde bana kişisel gelişim ve güçlenme fırsatı sundu. Bu dersleri göz önünde bulundurarak gelecekte benzer durumlarla daha sağlıklı bir şekilde başa çıkabilme ve kendimi daha güçlü hissetmemin yolunu açtı.
Kişisel Sınırları Tanıma ve Beklentileri Yönetme
Arkadaşımın o andaki ihtiyaçlarıma kayıtsız kalması ya da ihmal etmesi, kendi duygusal sınırlarımı tanıma ve koruma gerekliliğini vurguladı. Bu deneyim, kendi ihtiyaçlarımı ve sınırlarınızı net bir şekilde ifade etmenin önemini hatırlattı bana. Bu deneyim, her şeyden önce kendim ile sağlıklı bir ilişki kurmama ve ilişkilerinizde daha dengeli bir dinamik oluşturmama ve kimse için kendimi üzmeye değmeyeceğini anlamama yardımcı oldu. Ayrıca empati ve anlayışımı geliştirmeme de.
Hayatımızda her istediğimiz olmayabilir ve bizim düğmelerimize basan hatta kötü diye yargıladığımız kişilerle karşılaşmak kaçınılmaz bir durumdur. Ancak, bu kişilerin bize aslında önemli bir şey öğrettiğini görmek için biraz derinlemesine bakmak gerekir. Belki de onlar, bize kim olmamız ve ne yapmamız gerektiğini ve hangi yoldan kaçınmamız gerektiğini öğreten en etkili öğretmenlerdir. Kötü diye nitelendirdiğimiz insanlarla karşılaşmak, genellikle duygusal olarak zorlayıcı olsa da bize kişisel gelişimimiz için önemli birer fırsat sunar. Örneğin, bir iş arkadaşının egosuyla başa çıkmak zorunda kalmak, sabır ve empati gibi önemli becerileri geliştirebilir. Ya da bir ilişkide manipülatif bir partnerle karşılaşmak, kişinin kendi sınırlarını tanımasına ve onlara saygı duymasına yardımcı olabilir.
İnsanlar, Empati ve Sınırlar
Kötü diye nitelendirdiğimiz insanlar genellikle kendi iç dünyalarında derin bir acı yaşıyor olabilirler. Onların davranışlarını anlamak için empati kurmak, onları yargılamak yerine anlamaya çalışmak demektir. Örneğin, birinin sürekli olarak negatif ve saldırgan davranışlar sergilemesinin arkasında belki de geçmişte yaşadığı travmatik bir deneyim yatıyordur. Bu durumda, ona destek olmak ve yardım etmek, öfke ve nefretle karşılık vermek yerine empati kurmak daha yapıcı olabilir.
“Her deneyim, bizim büyümemiz ve gelişmemiz için bir fırsattır.”
Kötü diye nitelendirdiğimiz insanlar genellikle bize kişisel sınırlarımızı belirleme ve koruma fırsatı sunarlar. Onların davranışları karşısında, neyi kabul edip neyi reddedeceğimizi daha net bir şekilde görebiliriz. Örneğin, birinin sürekli olarak bizi manipüle etmeye çalışması durumunda, bu durumu kabul etmeyip sınırlarımızı belirleyerek kendimizi koruma altına alabiliriz.
Kötü diye nitelendirdiğimiz insanlar, bazen kendi potansiyelimizi keşfetmemizi sağlayabilirler. Onların negatif örnekleri bize, hangi davranışların ve tutumların bizim için uygun olmadığını gösterir. Bu da bizi daha sağlam bir karakter oluşturmaya ve daha pozitif bir yaşam tarzı benimsemeye yönlendirebilir. Örneğin, birinin sürekli olarak başkalarını eleştirmesi bize, olumlu ve destekleyici bir tutumun ne kadar değerli olduğunu anlatır.
Sonuç olarak, kötü diye etiketlediğimiz insanlar aslında bize birçok şey öğreten ve kişisel gelişimimizde önemli bir rol oynayan öğretmenlerdir. Onların varlığı, bizim kim olduğumuzu ve nereye gitmek istediğimizi daha net bir şekilde görmemizi sağlar. Bu nedenle, onlara duyduğumuz öfke ve nefret yerine, minnettarlık duygusuyla yaklaşmak bizi daha olgun ve anlayışlı biri yapabilir. Hayatımızda “kötü” diye nitelendirdiğimiz insanlara teşekkür etmek, onların bize öğrettiği değerli dersleri takdir etmek anlamına gelir. Onlar, bize kim olmamamız gerektiğini ve hangi yoldan kaçınmamız gerektiğini öğreten önemli öğretmenlerdir. Bu nedenle, onlara duyduğumuz öfke ve nefret yerine, minnettarlık duygusuyla yaklaşmak bizi daha olgun ve anlayışlı biri yapabilir. Her deneyim, bizim büyümemiz ve gelişmemiz için bir fırsattır, bu yüzden her insanın bize öğretebileceği bir şey olduğunu hatırlamak önemlidir.
Sevgi ile kalın
Feza Karakaş
Nisan 2024
Boston, ABD
©mümkün dergi
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.