2025 yılının ilk konserinde mantraların sihirli etkisini sizler için keşfettim. Mümkün Dergi muhabiri olarak Seda Bağcan ve orkestrasının Cadde Bostan Kültür Merkezi’ndeki konserine davetliydim.
Öncelikle mantranın ne olduğundan biraz bahsedeyim. Mantralar kadim bir lisan olan Sanskritçe dilinde söyleniyor ve tınıları yüksek duyguların frekansını içeren bir enerji alanı yaratıyor. Anlam olarak mantra “aklın aracı” demek. Zihnimizdeki aralıksız akışı keserek dikkatimizin daha sessiz ve soyut bir seviyeye ulaşmasını sağlar. Mantralar kişiyi rahatlatıyor, denge, huzur ve barış içinde hissettiği meditatif bir hale sokuyor.
BEN BARIŞIM, BEN AYNAYIM
Konserin başında geleneksel Hint kıyafeti olan sariyi anımsatan Bordo simli elbisesiyle Seda Bağcan “Om Shanti” (yani Ben Barışım) mantrasını söyleyerek sahneye çıktı. İlk mantranın bitimiyle birlikte Seda Hanım usta müzisyen ekip arkadaşlarını sahneye davet etti. Piyanist Dr. Ömer Önder, klavyede Ekin Eti ve neyzen Bilgin Canaz sahnede enstrümanlarının başında yerlerini aldılar. Mantraların şifasını uzun yıllardır deneyimleyen ekip üyelerinin ortaklaşa niyetiyle bu akşamki konserin hepimize şifa olmasını diledik.
Seyircilerin bir kısmı konserle uyumlanması için hazırladıkları vizyon panolarını yanında getirmişti. Vizyon panoları ellerinde kalabalık seyirci grubu kendini bütünsel titreşimsel şifaya tamamen açmış görünüyordu. Arka planda dev ekrana konser boyunca devam edecek dijital görseller yansıtılmaya başlandı. Kutsal geometriye dayanan ilahi semboller mantraların anlamlarına uygun bir sırayla gösteriliyordu. Seyircileri işitsel olarak uyaran mantraların yanı sıra bu dijital şölen izleyenlerin bilinçaltına özel şifalı mesajlar göndermek için hazırlanmış gibiydi.
Mantra sanatçıları arasında “Mantraların yıldızı” olarak bilinen Seda Bağcan müzisyen ekibi tarafından Akira Maru mantrasını söylemek üzere takdim edildi. Kalplerimiz Seda Hanım’ın kadifemsi sesinin etkisiyle ısınmaya başlamıştı bile. Yunus Emre’nin “Bir ben var benden içeri” dizesinden ilham alarak Bilgin Canaz’ın yazıp düzenlediği “Ayna ben ayna sen” adlı mantrayı dinlerken karanlık salonun ışıkları bir anda yandı. Her bir seyirci bir diğerinin yüzüne bakarak kendindekini aynada seyreder gibi diğerinin suretinde görmeye çalıştı.
Sıradaki mantrayı eril ve dişil prensipleri dengelemek için söyledik. Hem alıcılığımızı hem de hareket kabiliyetimizi artırma etkisi içeren “Guru guru Wahe guru, hari har hari” mantrası izleyiciler üzerinde hayal ettiklerimizi yaşayacağımıza dair eminlik duygusunu pekiştirdi.
LOTUSUN İÇİNDEKİ CEVHER VE DÖRT ELEMENT
Sıra dört elementin seslerini belleğimize yüklemeye gelmişti. Önce yüksek sesle ardından fısıltıyla devamında bir süre içimizden Sa Ta Na Ma mantrasını hep bir ağızdan söyleyerek Seda Hanım’a eşlik ettik. Bu sırada baş parmağımızı tek tek diğer parmaklara dokundurarak dört elementi bedenimizde dengeye getiriyorduk. Her bir hayali gerçekliğe taşımak için duygularımızın efendisi olmamız olmazsa olmaz diyebiliriz. O halde sıra öfke, kıskançlık, suçluluk gibi düşük titreşimli duyguların etkisini azaltan “Om mani padme hum” mantrasındaydı. “Lotus çiçeğinin içindeki cevher” manasına gelen bu mantra duygusal alanımızda müthiş bir şifa etkisine sahip.
Hayallerimizin tezahürü için enerjimizi yükselten bir diğer mantrayla niyetlerimizi tek tek çakralarımıza yükledik. Niyetleri korumaya alan “Aad guray nameh, Jugad guray nameh” mantrasını yine coşkuyla beraberce söyledik. CKM’ nin büyük salonunu dolduran dinleyiciler salonun güçlü akustiği sayesinde mantraların titreşimini kolayca içselleştirdiler. Solar pleksus, kalp, üçüncü göz ve taç çakralarını aktive eden el mudralarıyla ve bir o yana bir bu yana salınarak hep bir ağızdan eşlik ettik.
ŞİFALI MANTRALAR
Özellikle derdine deva arayan, bir hastalıktan kurtulmak için yakaran kişiler için birebir bir mantraya gelmişti sıra. “Guru wahe guru ramdas” mantrası titreşimsel etkisiyle mucizevi şifaların akması için mantra dağarcığımızda yerini almış oldu. Kol meridyenlerini harekete geçiren dansla eşlik ettiğimiz “Adi shakti kundalini paravati shakti” mantrası gün içinde çeşitli sebeplerle bükülen sırtımızın, kapanan kalbimizin açılmasını sağladı.
Hayallerimizin Birlik bilinci içinde gerçekleşmesi için sonraki “Om tare tu tare” mantrasını hep birlikte söyledik. Öğrendik ki bitki krallığını ve hayvanlar alemini koruma ve kutsama için söylenirmiş. Konserin sonlarına yaklaşırken Seda Bağcan yeni yıl niyetlerimize bolluğun ve bereketin gelmesi için “Har har gobinday” mantrasını da seslendirdi.
MANTRALARIN İLHAMINA İNANIN
Çiçekleri ellerinde alkışlarla coşturulan Seda Bağcan ve değerli orkestra üyeleri son bir mantrayla seyirciye jest yaptı. Neyin ilahi tınısı, piyanonun sesi ve klavyeden yükselen tekno ritimlerle Seda Hanım’ın sesi bütünleşti. Dev ekranda gösterilen kutsal sembollerin etkisi de eklenince konser sihrini doruğa çıkartarak noktalandı.
Turne boyunca seyirciyle hem hal olan Seda Hanım’ ın anlattığına göre ilk kez mantra konserine gelenlerin mantraya aşina seyircilerle arasında ciddi bir farklılık varmış. “Siz neyin kafasını yaşıyorsunuz?” gibi bir yaklaşımla huşuya geçenlere hayret eden dinleyiciler de yok değilmiş aralarında. Bir süredir çeşitli şehirlerde yeni yıl konserleri veren Seda Bağcan İstanbul seyircisinin bambaşka bir enerjide olduğunu vurguladı. Zira konserin ilk anlarından itibaren seyirciler mantraların giderek hızlanan melodisine iyiden iyiye ayak uydurdu. Anladım ki İstanbullu izleyiciler mantranın katkısı konusunda bilgi sahibi bilinçli bir kitleydi.
Konser bitiminde yabancısı olduğum mantraların anlamlarını ve etkilerini öğrendiğim için mutluluk duydum. Üzerimde saatlerce meditasyon yapmışçasına bir huzur hissi oluştu. Umarım bu izlenim yazısı mantradan uzak duran, acaba söylemeli miyim faydası var mıdır ki, diye tereddüt eden okuyuculara bir nebze de olsa ilham olur.
©mümkün dergi
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.