SİZİN EN HAYIRLINIZ, KADINLARA KARŞI EN İYİ DAVRANANDIR
Farkındalık Mümkünat

Sizin en hayırlınız, kadınlara karşı en iyi davranandır

Kadınlar ve çocuklar, İslam’da bir emanet olarak görülür, haklarının korunması, onurlarının ve güvenliklerinin sağlanması da dinimizin esaslarından biridir. Yani kadınlar ve çocukların, Allah’ın kıymetlisidir. Peygamber Efendimiz (sav), kadına yönelik özenli davranışını gerek sözlerinde gerekse eylemlerinde açıkça gösterir. Bu noktada, tasavvufi düşüncenin kalbî Müslümanlık anlayışı, kadına gösterilen değerin en somut ifadelerinden biridir. Kalbî Müslümanlık derken bahsettiğim şey, önce kalbin Müslüman olmasıdır. İslam’ın kelime anlamı teslimiyettir, Müslüman da kendini Allah’a teslim edendir. Dolayısıyla kişinin görünürde Müslümanlığın gereklerini yerine getirmesi yetmez, aslen kalbinin Müslüman olması ve Müslümanlığı hal etmesi gerekir.

Peygamber Efendimiz’in (sav) “Kadınlar size Allah’ın emanetidir” hadisi, İslam’ın kadına verdiği önemi açıkça ortaya koyar. Emanet, özenle korunması gereken bir varlıktır ve bu özen, şefkat, merhamet ve adaletle gösterilmelidir. Emanete hıyanet edilmez ve emanet korunur. Kadın da korunması gereken bir varlıktır. Efendimiz’in, kadınlara karşı her zaman koruyucu ve hassas bir yaklaşım sergilediği bilinmektedir. Kendisi, İslam toplumunun da bu ilkelere uygun hareket etmesini istemiştir. Örneğin, Veda Haccı sırasında Enceşe isimli bir sahabe, develeri hızlandırıp kadınları rahatsız edecek bir durum oluşturduğunda Peygamber Efendimiz Enceşe’yi uyararak, “Pırlantalara dikkat et, onları rahatsız etme” diyerek kadınları pırlanta gibi narin ve değerli varlıklar olarak nitelendirmiştir. Buradaki pırlanta ifadesi, kadının İslam’daki değerinin bir sembolüdür. Aynı zamanda bu olay, kadına yönelik merhamet göstermek ve onu korumanın ne kadar önemli olduğunun da kanıtıdır.

İslam, her şeyden önce sevgi ve hoşgörü dinidir. İnsan, Allah’ın yer yüzündeki halifesidir demiştik daha önce. Tasavvufi bakış açısından da söyleyecek olursak insanın bir diğer insanı yaradılışından dolayı sevmesi gerekir. Dolayısıyla burada cinsiyet fark etmeksizin bir sevgi ve saygı anlayışı olmalıdır. Yani İslam, kadına verilen değerde yalnızca fiziksel koruma ve haklar çerçevesinde kalmaz; aynı zamanda saygı ve sevgi gösterilmesi gerektiğini öğretir. Peygamber efendimiz de demiştir ki “Sizin en hayırlınız, kadınlara karşı en iyi davranandır.” Tasavvuf öğretilerinde, kadın yalnızca biyolojik veya toplumsal bir varlık olarak değil ilahi hikmetin ve nurun taşıyıcısı olarak görülür. Tasavvuf kadın ve erkeği, Allah’a ulaşma yolunda eşit manevi yolcular olarak değerlendirir. Buradan bakıldığında kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık, yalnızca İslam’ın değil, insanlığın özüyle de çelişir.

Türkiye’de yaşanan kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık olayları, sadece fiziksel değil, manevi bir yara açar ve İslam’ın sevgi, adalet ve merhamet temellerine ters düşer. Kadınlara yönelik saldırılar ve haksızlıklar, toplumda İslam’ın özünün ve tasavvufi öğretilerin unutulduğunu gösterir. Tasavvufun kalbî Müslümanlık anlayışı, kişinin dışsal ibadetlerden önce kalbini arındırmasını ve Allah’a saf bir niyetle yönelmesini savunur. Ancak, kalbi merhametten yoksun olan birinin ibadetleri eksik kalır. Yaşanan son olaylarda görüyoruz ki kötülük yapmanın üstünü herhangi bir dine mensup olarak ya da o dinin ibadetlerini yerine getiriyor olmakla kapatamaz kimse. Kötülük, her dinde salt kötülüktür ve hiçbir dinde buna yer yoktur. Bir dini topluma mal etmek mümkün değildir çünkü bir din toplumu yönetemez sadece ona şekil verebilir ve din, kişi ile ilgilidir. İnanç, Allah ile kul arasındadır.  

Kadına saygı ve sevgi göstermenin, İslam’ın temel ilkeleriyle örtüştüğünü ve bu ilkelere uygun hareket edilmediğinde Müslüman kimliğinin eksik kaldığını anlamamız gerekir. Kadınlara yönelik ayrımcılık ve şiddet, kalbî bir Müslümanlık anlayışına aykırı olduğu gibi, İslam’ın özüne de aykırıdır.


©mümkün dergi

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.