Dünyanın dört bir yanında, son yıllarda aynı konu konuşuluyor: Sürdürülebilirlik. Gezegenimize sorumlu olduğumuzun farkında olanlar olarak ekolojik, çevreye duyarlı kavramlarını farklı coğrafyalarda takip ediyoruz. Mimari ve tasarım yönüyle sürdürülebilirlik projelerine şöyle kısa kısa bakmaya ne dersiniz?
Dünya: Dev Bir Doğa
2020 Expo için Dubai’de düzenlenen “Sürdürülebilirlik Pavyonu”, ekolojik mimarinin dikkat çeken adımlarından biri. Grimshaw Mimarlık tarafından organize edilen bu etkinlik, 6.300 metrekarelik bir sergi alanı içinde kurgulanmış. Bu pavyonun içeriğinde ise güneş ışığı ve nemlendirilen hasatlar için optimize edilmiş fotosentez gibi doğal aşamalar konu ediliyor. Dev bir çatı altında panellerle kaplı bir “Enerji Ağacı”, projenin dikkat çeken detaylarından. Sergi alanının neredeyse tamamını kaplayan bu gölge alan ile dünyanın yalıtım gücünden faydalanmak amaçlanmış. Konik formu ile doğal yolla bir temiz hava akışı ve ışık kullanımı sağlanmak istenmiş.
Doğayla Uyumlu, Doğaya Dahil
Sürdürülebilirlik kavramının projenin temelini oluşturduğu bir başka mekân daha Avusturalya’dan. 2019 yılında tamamlanan yapı, olabildiğince az ısıtma ve soğutma elemanı kullanılarak normal standartlarda bir ev şartlarında tamamlanmış. Partners Hill imzalı proje, doğal malzemelerden olan çakıl taşlarıyla oluşturulmuş bir zemin ile tasarlanmış. Minimal, endüstriyel ve yerel dokunuşların olabildiğince harmanlandığı, doğaya dahil edilebilir bir proje.
İngiliz Mimarisinde Enerji Kullanımı
Londra Enerji Dönüşümü Girişimi, ulusal iklim değişikliği hedeflerini karşılamak için İngiltere evlerini güçlendirmeye yönelik bir plan ortaya koyan bir rapor yayınladı. Sayısı yüzü geçen ünlü mimar, mühendis ve yapı uzmanının yardımıyla Londra Enerji Dönüşümü Girişimi (LETI) tarafından başlatılan İklim Acil Durum Güçlendirme Kılavuzu, mevcut ev binalarının net sıfır emisyon hedeflerine ulaşması için pratik tavsiyeler ortaya koymayı amaçlıyor. Orta teraslı, yarı müstakil, müstakil ve apartman daireleri olmak üzere dört tipte inşa edilen ev için belirli enerji kullanım hedeflerinin yanı sıra yalıtım ve ısı pompalarının kurulumu gibi konularda çözümler üretiyor. LETI, Birleşik Krallık’ın 2050 yılına kadar net sıfır karbon hedefine ulaşmasını planlıyor.
Türk Şehir Planlama Platformu ve Sergisi
Woodlife Sweden in Turkey, bir platform. Bu platformda ahşap temelli mimari tasarımlar üzerinden sürdürülebilirlik ve iklim etkilerinin azaltılması üzerinde farkındalık yaratmak amaçlanıyor. Bu amacın etrafında şehir planlamadan tutun da mimarlık ve tasarım alanında önemli isimleri bir arada toplayabiliyor. 30 Kasım tarihine kadar Müze Gazhane’de açık kalan sergi, İsveç enstitüsü, Architects Sweden ve Swedish Wood tarafından düzenleniyor ve güncel teknolojiyle ahşabın nasıl birlikte çalışabildiğini anlatıyor. Yenilenebilir bir yapı malzemesi olan ahşap, bu sergi ve etrafındaki tamamlayıcı etkinliklerle sürdürülebilir mimarinin nasıl da orta yerinde bir öneme sahip olduğunu bize bir kez daha anlatıyor.
Malzeme Kullanımında Ekolojik Çözümler
Sırada sürdürülebilir bir tasarımı ve tasarımcıyı incelemek istiyoruz. Werner Aisslinger, ünlü Alman bir mobilya tasarımcısı. Şimdilerde ileriye dönük malzemeler ve tasarımlar üzerine kafa yoruyor. Dünyaca ünlü tasarım markalarının ikonik tasarımlarına imza atarken sürdürülebilirlik ve gezegene uyumlu ürünler konusunda çevre duyarlılığını artırıyor. Hemen her tasarımında küçük de olsa görmeye alışkın olduğumuz bu bakış açısı, artık iyiden iyiye gündeminde diyebiliriz. Milano Tasarım Haftası’nda hazırladığı serginin içeriğinde olan sandalye, sürdürülebilir ve fonksiyonel bir bakışla üretilmiş. “Hemp Chair” isimli sandalyenin malzemesi ne mi? Doğal lif.
Mobilya Koleksiyonunda Sürdürülebilir Olmak
Dünyaca ünlü mobilya markası B&B Italia, bugüne kadar ki en sürdürülebilir mobilya serisi mottosuyla 2021 yılında dikkat çekiyor. Borea isimli koleksiyon, açık hava mobilyalarından oluşuyor. Eklektik bir stilin etrafında şekillenen tasarımlar, bazı klasik formlarla tamamlanmış ve iki stilin başarılı bir harmanı diyebileceğimiz bir görünümde. Sürdürülebilirliğin gölgesinde tasarımlarına devam edeceğini söyleyen İtalyan marka, sanat direktörü Piero Lissoni imzasını taşıyan koleksiyonla tamamen demonte edilebilir ve her parçası ayrı olarak atılıp değiştirilebilir bir ürün deneyimi vadediyor. Koleksiyondaki koltuk minderleri, kanepe ve sandalye kumaşları tamamen geri dönüştürülmüş plastik su şişelerinden yapılmış. Örneğin üç kişilik kanepe için 510 şişe harcanmış.
Ahşabın Devamlılığına Kapılmak
Tasarımcı Aristeu Pires imzasını taşıyan bu dış mekân mobilya koleksiyonu, ahşabın sürdürülebilir yanından ilham alıyor. Sossego Design için tasarlanan ürünler, içinde dinlendiğiniz, doğada vakit geçirme deneyimini artırabildiğiniz nedenler sunuyor. Rahat ve sofistike bir stilde tasarlanan mobilyaların yapımında Cumaru ahşabı tercih edilmiş. Bu nedenle koleksiyonun adı da “Cumaru”. Dayanıklılığı yüksek, dış mekân kullanımına da uygun bir dayanıklıkta üretilmiş. Tamamı Brezilyalı ustaların el ile yapımıyla son haline getirilmiş, zanaatı yüksek bir çizgide. Böylece, çizilmeye ya da çürümeye karşı doğal bir direnci olduğu söyleniyor. Gün ışığıyla ve ev ortamındaki nem ile zamanla tatlı bir renk değişimi serüveni de cabası.
©mümkün dergi
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
