Kendin için neler hayal ediyorsun? Esenlikli bir günde şöyle arkana yaslansan, güneşin camdan sana cömertçe ışığını, ısısını verdiği o anda içindeki huzuru büyütüp tüm bedenine yaysan ve geleceği düşünsen, neler gelir aklına?
Lütfen “Sağlık, mutluluk, huzur” kartpostal ifadesinden uzak dur, olmuyorsa da içini doldurmaya başla. Kavramları tanımla, senin için sağlık ne demek, eni konu tanımla. Mutluluk şartlara mı bağlı yoksa öylesine mutlu olabiliyor musun? Mutluluk senin için kaç adımda gerçekleşiyor? Kaç basamaklı mutluluk manastırın?
Huzur, dışarıda mı içeride mi? İçine yerleştirmen için hatta huzurun kaynağı olduğunu bilmen için neye ihtiyacın var? Ardından kazanç mı geldi? Onu da hep dışarıda mı arıyorsun?
Aradığın, beklediğin her türlü iyilik halinin kaynağının sende olduğunu kabul et.
O ana dönelim; gökyüzüne bakıyorsun, güneş evine misafir olmuş, bulutlar sana gülümsüyor, yumuşak nefesler alıyorsun, kendi geleceğini ve olabilecek en iyi versiyonu düşün. Kendini hayal et, o olmayı hissetmeye odaklan. Tekrar düşün, gerçekçi bir hayal mi? Kendi gelecek versiyonunda gerçekçiliği ve hayalleri birleştirene kadar devam et. Bir anda olması gerekmez, günlerce sürebilir.
Ne zaman kalbine, aklına, ruhuna uygun olur o hayalde kalırsın, tam da bu anda gerçeklik başlar. Artık o hayal değildir. Senin yaşam yolunun bir parçası olmuştur. Bu hal için ne yapman gerekir, bir basit hareket ekle artık planın olan hayale. Her sabah uyandığında gülümsemek ve o hayali canlandırmak, her kapı eşiğinden geçerken hayalini hatırlamak, çiçeklerini suladığında hayalini de beslediğini düşünmek gibi basit hareketlerle başla. “Kaynaklarımla doğrudan güvenli bağlanıyorum” demeyi bu sürecin parçası yapmanı öneririm. Daha sonra bir yere gitmek, üyelik almak, okumak, yazmak, tanışmak, gideceğin seyahati planlamak, para biriktirmek gibi eylemlere geç.
Kendin için harekete geçtiğin bu aşamada, hayal plana ve gerçekliğe dönmüşken başkaları için, dünya için, insanlık için hayale başla. Kendi hayalin gerçeklik seviyesindeyken herkesi, her şeyi kapsayan hali kur. Tüm hükümetler haddini, sınırını biliyor, her ülke kendi içinde en iyi haline geliyor, toprağı olan işliyor, hayvancılık en verimli şekilde, teknoloji insanın hayrına kullanılıyor, büyükten küçüğe tüm kurumlar merkezine insanı almış, her şey insanın mutluluğu için. İnsanlar yasalara, kurallara uyuyor, hastaneler boş, herkes kendisiyle ilgilendiği için hastalanmıyor. Hapishane gibi bir kavram kalmamış. Her bir insan kendi alanına ve başkalarının alanına çok saygı duyuyor.
Evrensel bilgiler, insani bilgiler, şifa ve adalet birlikte kol kola yürüyor. Endişe, kaygı ve korku doğal haline çekilmiş, yerini neşeye, birlik bilincine, huzura, kaynaklarla bağlı olmaya bırakmış. Ne şahane bir tablo değil mi? Ancak sanata yakışır gibi dursa da bu hal insana yakışır. Bizler dünyaya gelirken Yuva’nın (Yaradan katı) bir tezahürünü bedenli halimizde de üretmeyi kabul ediyoruz.
Yaptığımız ve yapmadığımız her şey başkalarını etkiliyor.
Kendimizden başladığımız ve harekete geçerek hayatımıza aldığımız hayali, insanlık için de işletmeye başlayalım. Peki bu güzel tabloyu hayali bir sanat eserinden çıkartmak için atacağın ilk adım ne olabilir? Kendin için birkaç hareket belirleyebilirsin. Dürüst olmak, iyi insan olmak bireysel gibi görünmekle birlikte herkesi etkileyen sonuçlar üretir. İçsel bir hareket başlatabilirsin. “Doğal olarak tedbirli ve uyanık olarak iyi insan olmaya söz veriyorum” gibi bir motto seçebilirsin kendine.
Ağaç dikebilir, sokak hayvanlarına iyi bakabilir, insanlara yardımcı olacak bilgileri paylaşabilirsin. Kim bilir daha neler neler yapabilirsin. Kendi hayalini gerçekleştirme yolunda paralel bir şekilde insanlık için hayal kurup o hayalin gerçekleşmesi için en az bir sürdürülebilir hareketi hayata geçirebilirsin.
Hayal kurmak, o hayal için bir şeyler yapmak, başkaları için hayal kurmak geleceğin andan beklentisidir. Gelecekteki sen şu ana bakıp “Hadi, bana form ver, beni canlandır” diyor.
Anların bireysel ve insanlık geleceğine şifa olması dileğim ve niyetimle.
©mümkün dergi
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
