Merhaba Mümkün okuru,

Hani yaşamda bazı kişilere rastlarız, hiç kendini düşünmeden sürekli çevresindeki insanların hayatını kolaylaştırmak isterler. Hasta olunca dinlenmek yerine “Çocuğuma yemek yapacağım, eşimin gömleğini ütüleyeceğim, evi toplamam lazım.” derler. Ya da işyerinde kendi görevlerinin üstüne, iş arkadaşlarının da işlerini yapmaya gönüllü olurlar. Bunlardan mutlaka yaşamınızda 1-2 kişiyle kesişmiştir yollarınız. Belki de bu kişi sizsinizdir 🙂

Bu kişiler, niyetleri kötü olmayan sadece başkalarının hayatını kolaylaştırmaya gönüllü tiplerdir. Çünkü doğuştan hızlıdır, pratiktir, akıllıdır, bilgilidir, düzenlidir, plan ve programlıdır. Birilerinin yarım günde yapacağı işi, onlar 1 saatte tamamlarlar, üstelik mükemmel bir şekilde. Kusur ararsın, bulamazsın. Çünkü bunlar, o işi yapmadan önce kafasında milyon kere o işi tüm detaylarıyla kesmiş, biçmiş analiz etmiş, süzgeçten geçirmiştir. İşin zor kısmı bitmiştir. Geriye son dokunuşu yapmak kalmıştır. O da kısa sürede biter zaten.

Onlar, Dünya’ya hizmet etmeye gelmiş gönüllülerdir.

Onlar, Dünya’yı daha temiz, daha hijyenik bir hale getirmeye gelmişlerdir. Onlar; Dünya’yı daha sağlıklı bir hale getirmek isteyenlerdir.

Onlar, zamanı doğru kullanmayı bilerek birçok işi aynı anda kolaylıkla bitirmeye ve bunu öğretmeye gelmişlerdir.

Onlar, Dünya’nın tüm kusurlarını hiç kimsenin görmeyeceği bir gözle görerek daha mükemmel bir hale getirmeye gelmişlerdir.

Onlar, tembelleri uyudukları kuytulardan çıkarıp çalışmayı ve üretmeyi öğretmeye gelmişlerdir. O yüzdendir; kendilerine ayıracak zamanı hep başkalarına ayırmaları, o yüzdendir kendilerini önemsemeden önce iş diye haykırmaları. Bitirilecek iş çoktur, yardım edilecek konular birikmiştir, tembellik olmaz onlar için. Görevleri kutsaldır. Onlar Dünya’ya çalışmaya, Dünya’ya hizmet etmeye gelmişlerdir.

Onlar, hizmet gönüllüleridir. Astrolojideki isimleri, Başak burcudur.

Eğer siz de 22 Ağustos – 22 Eylül tarihleri arasında doğmuşsanız Başak burcusunuz. Siz de bu Dünya’ya gelmiş hizmet gönüllüsüsünüz. Bu sene tüm Başak burçları, yeni solar return (Güneş dönüşü haritalarına) Güneş & Satürn karşıtlığı ile girecekler.

Solar haritamız önümüzdeki 1 yılın yaşamımızda öne çıkan baskın enerjilerini anlatır ve her yıl değişir.

PEKİ BUNUN ANLAMI NE?

Güneş & Satürn karşıtlığı zordur. Kişinin bu transit karşısında, kendisini, kimliğini, egosunu yeniden inşa etmesi, sağlamlaştırması gerekir ki bu hiç de kolay değildir. Işığınız, güneşiniz karanlıkta kalıyordur. Üzerinizde gölgeler vardır. Karşınızda, sizi her hareketinizde engelleyecek, bloke edecek, hareketsiz bırakacak, zorluk çıkartacak güçlü bir engel vardır.  Kimliğe, egoya, varoluş biçimine baskı geliyordur. Sanki görünmezlik pelerini giymiş gibisindir. Her şey yük gibi gelir, ağırdır. Hareket etmek zorlaşır. Sorumlulukları ağır gelir. Sağlık tehdit altındadır. Plan yapmak, organize olmak zorlaşır. Yapsa da planların sürekli bozulur, ertelenir. Pratiklik kaybedilmiştir. Otorite figürleri (toplum, yönetici, patron, eş veya baba) tarafından engelleniyordur, baskı görüyordur.  Kısıtlanıyordur.

Tüm bu etkiler karamsarlığa, depresyona iter kişiyi. Tükenmişlik sendromu başlar. Kişi için nefes almak, yaşamak, eylem varmak, var olmak çok yorucudur. Yaşam ağır gelir.

Peki bu Satürn’ün Başaklarla derdi ne?

Yazının girişinde Başakları detaylarıyla anlattım aslında. Onlara ilaveten, Başak; çok çalışkan, üreten, planlı, programlı, hızlı, pratik, entelektüel ve hizmete yönelik bir burçtur. Ancak tüm bu özelliklerine sahipken o kendine güvenmez kendisi için asla bir şey yapmaz, hep başkalarına yardım eder. Mükemmeliyetçi olması, sürekli yarını planlaması nedeniyle anı yaşayamaz hep ıskalar. Ezcümle, kendisine az, çevresine çoktur.

Dünya için çok önemlidir Başak burcu. Vücutta bağırsakları ve mideyi temsil eder. Bunu hiç düşündünüz mü neden diye? Vücudun en çok çalışan iki bölgesidir onlar. Yediğimiz, içtiğimiz ne varsa önce midede hazmedilecek sonra bağırsaklar yoluyla atılacaktır. Başakların varlığını ne güzel anlatıyor. Onlar çalışmazsa yaşam durur. Vücudumuzda bağırsak hastaysa tüm vücut işlevsizdir. Dünya’da Başak enerjisi olmazsa Dünya işlevsizdir. Dünya için önemli bu hizmet gönüllülerine sizce sistemin garezi olabilir mi? Tabii ki hayır! Demek ki onların da bir geriye çekilme, dinlenme, anlama, anlamlandırma zamanı gelmiş. Demek ki bir şeyleri fazla ya da eksik yapıyorlar. Daha sağlam, daha doğru, daha kalıcı, daha yararlı olmak için Satürn sınavıyla karşı karşıyalar.

Satürn, defoyu çürüğü sevmez.

Satürn, sağlamlıktır. Satürn diyor ki “Dur, biraz yavaşla, eğer daha fazla başkaları için çırpınırsan önce kendine hizmet etmeyip başkalarına hizmet edersen sağlığını bozarım ki kendinle ilgilenmek zorunda kalırsın. Çevrene yaptığın tüm hizmetleri takdir ediyorum ancak şimdi sıra kendine hizmet etmeye geldi. Öyle güzel özelliklerin var ki onlarla barış. Bilgine ve kendine güven duy. Kendini sev. Bazen planlar bozulabilir. Panik olma. Akışı her zaman kontrol edemezsin. Kontrol yalnız sistemin elindedir. Planların bozulduğunda yeniden plan yapabilirsin. Sen de bu yetenek var. Şimdi kendini yeniden inşa etme, yapılandırma zamanı. Şimdi kendin için daha çok çalış, daha çok kendine zaman ayır. Ancak kendi için yarar sağlayan başkalarına yararlı olabilir. Faydaya önce kendinden başla. Kendinden yola çık, bu yol seni yine başkalarıyla buluşturacak. Belki de çevrendekiler seni takdir etmedi, yaptıkların hiç değer görmedi. Ben şimdi seni ve özelliklerini kısıtlayarak, başkalarının senin eksikliğini hissetmesini bunu anlamasını sağlıyorum. Bana güven.”

Evet sevgili Başaklar, sevgili hizmet gönüllüleri, bu yıl sınavımız büyük. Ancak çok anlamlı. Dünya’ya daha çok yardım götürebilmek için, önce kendimize yardım etmemiz gereken bir yıl bu. Çalışmalarımızı, yaptıklarımızı, bağlantılarımızı yeniden gözden geçireceğiz, geriye çekilecek daha çok çalışacağız. Bu sefer önce kendimiz için çalışacağız. Kendimizi yeniden doğuracağız. Işığımız geçici bir süreliğine karanlıkta kalabilir. Ancak bir sonraki doğumda tüm Dünya’nın ışığımızla gözü kamaşacak. Çevremizde bizle dalga geçen “Of ya yeter artık bir sal beni, bir rahat bırak, karışma” diyenler, yokluğumuzda bizim onlar için ne ifade ettiğimizin farkına varacaklar. Hizmetlerimiz devam edecek elbet. Yaptığımız fedakarlıklar, yardımlar devam edecek. Daha güçlü ve karartılamayan bir ışıkla yeniden doğacağımız güne kadar, güzelliklerle olalım.

Sevgiyle
Beliz Olgu ILGIN

©mümkün dergi

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.