Esenlik

En derin ihtiyacımız şefkat ve öz şefkat

Binlerce yıldır, ruhsal ve meditasyon gelenekleri zihinlerimizi şefkat konusunda eğitmemizin hayatımızı dönüştüreceğini söyleyip durdular ve nihayet psikolojik araştırmalar da bunu kanıtladı. Aynı zamanda bu araştırmalar, günlük yaşamda şefkati ve öz şefkati geliştirebilmenin yöntemlerini bizlerle buluşturmak için sürekli gelişiyor.

Araştırmalar arttıkça en önemli şefkat türünün, her şeyden önce kendimize hissedebileceğimiz şefkat olduğu yönünde bir farkındalık ortaya çıkıyor. “Öz şefkat” olarak bilinen şefkatimizi farkındalıkla kendimize yöneltme becerisi ve kendimize, kendi mücadelelerimize karşı destekleyici doğamız, hayatın zorlukları karşısında dayanıklılığı ve cesareti artırıyor.

“Şefkat sadece sıcak bir his ya da geçici bir nezaket eylemi değildir. Onda, empati ve anlayış vardır.”

Şefkatle empati aynı şey olmamakla birlikte şefkat sayesinde empati yapılabilir. Peki empati tam olarak nedir?

Bir başkasının duygularını anlama ve paylaşma yeteneği, empati olarak tanımlanır. Empati, kendinizi bir başkasının yerine koymayı, onun duygularıyla rezone olmayı, bunu yaparken de yaşadığınız kişisel deneyimlerden yararlanmayı açıklar. Yani, empati” Nasıl hissediyorsun?” diye sorar.  Bununla birlikte empati kontrol edilmediğinde durum karmaşıklaşır ve faydasız bir hal alır. Karşımızdaki kişinin duyguları, daha önce yaşadıkları ve bizim duygularımızla birleşir, karışır. Empati böyle bir şey değildir. Evet, bir başkasının yaşadıklarını anlamaya çalışırız ama ne biz o kişiyizdir ne de o bizim gibidir.

Şefkatise insanları başkalarının ve kendilerinin fiziksel, zihinsel veya duygusal acılarını dindirmek için eyleme geçiren sosyal bir duygudur. Şefkat, başkalarının acı çekmesinin duygusal yönlerine geliştirilen duyarlılıktır.

“Şefkat bir başkası için hissetmeyi içerir.  Şefkat “Neye ihtiyacın var? diye sorar.”

Şefkatte eylem ve yardım vardır.

Gerçek şefkat, sempati veya acıma ile ilgili değildir. Şefkat, yardım elini uzatmamıza, ihtiyacı olanlara yardım etmemizi sağlayan nezaket, yardımseverlik ve gönüllülüğün arkasındaki itici güçtür.

Şefkatte önyargısız kabul vardır.

Şefkat diğerlerini, yargı veya ön yargı olmadan kabul etmek anlamına gelir. Her bireyin, durumlarına bakılmaksızın, içsel değerini ve kişisel saygınlığını kabul eder. Yani tin’e bakar.

Şefkatte Affetme ve Anlama vardır.

Hatalı davranış veya bir zarar karşısında şefkat, intikam yerine anlayış arar. Herkesin hatalar yaptığını ve iyileşmenin genellikle affetmeyi ve uzlaşmayı gerektirdiğini kabul eder.

Gelelim Öz Şefkate

Öz şefkat, kendimize yönelik şefkatin özel bir biçimidir. Kendimize şefkat gösterme yeteneği, zayıf yanlarımızı ve hatalarımızı kabul ederek kendimize nazik ve anlayışlı davranmayı içerir.

 Öz şefkat araştırmalarının öncülerinden biri olan Dr. Kristin Neff’e göre öz şefkat, zor zamanlar geçiren bir arkadaşınıza, bu arkadaşınız işleri berbat ettiğinde, hata yaptığında ve kendini yetersiz hissettiğinde ona nasıl davranacağınız şekilde kendinize de öyle şefkatle davranmanızı gerektirir. Öz şefkat, en fazla ihtiyaç duyduğumuzda kendimize iyi bir arkadaş olmayı, bir iç müttefik olmayı öğrendiğimiz bir yaklaşımdır.

Öz şefkatin 3 Önemli Bileşeni

1.Öz Nezaket

Öz şefkat, öz nezaket ile başlar. Öz nezaket, bir hata yaptığımızda veya çeşitli zorluklarla karşılaştığımızda kendimize karşı nazik ve anlayışlı olmakla ilgilidir. Sert bir öz eleştiri yerine öz nezaket, kusurlarımızı insan olmanın bir parçası olarak benimsememizi teşvik eder.  Sert eleştiri ve yargı, öz şefkatin zehridir. Öz nezaket, bu eğilime karşı çıkar. Böylece başkalarına gösterdiğimiz şefkati kendimize de gösterebiliriz. Kendimize daha destekleyici ve nezaket dolu yaklaşabiliriz.

2.Ortak İnsanlık Hali

Birbirine bağlı olma duygusu, öz şefkatin temelinde yer alır. Bu, herkesin zorluklarla karşılaştığı ve hayatlarının bir noktasında acı çektiği anlayışıdır. Mücadelelerimizde yalnız değilizdir ve bunu kabul etmek izolasyon duygularını hafifletebilir. Ortak insanlık hali, yaşamda istisnasız herkes için acı olduğu kaçınılmaz gerçeğini kabul eder. Acının ortak insanlık deneyiminin bir parçası olduğunu hatırladığımızda acı çektiğimiz her an, başkalarıyla bağlantı kurduğumuz bir ana dönüşür. Koşullar farklıdır, acının düzeyi farklıdır fakat insanın temel acı çekme deneyimi aynıdır.

3.Farkındalık

Farkındalık, öz şefkatin üçüncü bileşenidir. Yargılamadan düşünce ve duygularımızın farkında olmayı içerir. Farkındalık sayesinde, içsel deneyimlerimizi bir sakinlik duygusuyla gözlemleyebilir ve onlara daha sağlıklı ve dengeli bir şekilde yanıt vermemizi sağlayabiliriz. Farkındalık, şu anın gerçekliğine açık olmak, duygu ve düşüncelerimizi içten ve dıştan yargılamadan hiçbir direnç ya da kaçınma göstermeksizin olduğu haliyle gözlemlemektir.

“Acı çektiğimizde kendimize dönebilmeli, acıyı kabul edebilmeli, kendimize ilgi ve nezaketle yaklaşacak kadar acımızla olmalıyız.”

Öz Şefkat Ne Değildir?

  • Kendine acımak değildir.
  • Kendine düşkünlük değildir.
  • Bencillik değildir.
  • Kendini beğenmişlik değildir.
  • Öz eleştiri değildir.
  • Zayıflık değildir.
  • Sorunlarımızı hızla çözen popüler bir uygulama değildir.

Öz Şefkat neden önemlidir?
Stres ve kaygıyı azaltır
. Öz şefkat uygulamak, stres ve kaygıyı azaltmaya yardımcı olur. Zorluklarımıza, mücadelelerimizde yalnız olmadığımızı anlayarak öz nezaketle yaklaştığımızda stresli durumlarda daha rahat esneklik gösterebiliriz.

Esnekliği arttırır. Öz şefkat, karşılaştığımız zorluklarda ve başarısızlıklarda bize yeniden başlamak için istikrarlı bir temel sağlayarak esnekliğimizi arttırır. Hayatın iniş ve çıkışlarına daha sağlıklı bir bakış açısı kazandırır.

Ruh sağlığının iyileştirilmesine katkı sağlar. Çalışmalar, öz şefkatin gelişmiş zihinsel sağlıkla yakından bağlantılı olduğunu göstermiştir. Ayrıca duygusal refahı teşvik ederken depresyon ve anksiyete semptomlarını azalttığı gözlemlenmiştir.

Olumlu ilişkileri teşvik eder. Kendimize karşı daha nazik olmak genellikle başkalarıyla da daha sağlıklı ilişkiler kurmamızı sağlar.  Kendimiz hakkında daha az eleştirel olduğumuzda etrafımızdakilere karşı da daha anlayışlı ve affedici olma eğiliminde oluruz.

Öz Şefkati Kucaklayalım, Kendimize Sarılalım

Bizden sürekli daha fazlasını talep eden bir dünyada, öz şefkat bir lüks değildir, bir ihtiyaçtır. Bu, başkalarına kolayca gösterdiğimiz aynı özen ve nezaketi hak ettiğimizin bir hatırlatıcısıdır. Öyleyse öz şefkati yaşamlarımızda yol gösterici bir ilke olarak benimseyelim, bunun bir zayıflık işareti değil gücümüzün ve esnekliğimizin bir kanıtı olduğunu kabul edelim.

Günlük hayatımızın koşuşturmacasında bir an için duralım, nefes alalım ve kendimize gerçekten hak ettiğimiz anlayışı ve desteği sunalım.

Küçük Bir Pratik

Siz değerli okuyucularımıza öz şefkat ile kolayca uygulayabileceğiniz küçük bir çalışma vermek istiyorum:

Çok sevdiğiniz bir arkadaşınız ya da akrabanız size bazı şeyleri yüzüne gözüne bulaştırdığını, bir şeyleri yoluna sokamadığını, hatalar yaptığını söyledi. Ona nasıl davranırdınız?

Aynı şey sizin başınıza geldi ve kendinize nasıl davranırsınız?

Not: Kendinizi eleştirmeye meyilliyseniz öz şefkat pratiklerinde eleştiri, yerme, yargılı konuşmaların olmadığını, acının ortak insanlık meselesi olduğunu lütfen unutmayın.

Empati ve anlayışla.


©mümkün dergi

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

dilara_duman
Kendini dönüştürme yolculuğunda, dönüşümün en etkin yolunun bilgiyi aktarmak olduğuna inanıyor. Çok satanlar listesinden inmeyen yazar ve kişisel gelişim duayeni Louise L. Hay’in geliştirdiği Heal Your Life eğitmeni. Felsefeyi de kişisel gelişim yolculuğunun bir parçası olarak görüyor.