Ayşe Dilek Ergüler - Avukat
İlişkiler

Pozitif Avukat: Daima bir çözüm bulunacağına inanırım

Sosyal medyada Pozitif Avukat kullanıcı adı ile bilinen Ayşe Dilek Ergüler bir arabulucu. Kendisi gibi yaptığı işler de oldukça pozitif ve barışçıl. Kendisiyle hem hayatımıza son yıllarda yeni girmeye başlayan arabuluculuk kavramını hem de barış kültürünün ne kadar önemli olduğunu konuştuk.

Sizi tanıyabilir miyiz öncelikle? Birçok şapkanız var, ne yazacağımı bilemedim.

Doğru, birçok şapkam var; meslek olarak öncelikle avukat ve arabulucuyum. Bunların yanı sıra marka ve patent vekiliyim, bir marka patent tescil şirketimiz var. Hukuk mesleğinde ticaret, işçi-işveren, kira, tüketici, miras ve aile hukuku genelinde, fikri haklar, sigorta, sağlık, boşanma, nafaka, velayet ve mal rejimi tasfiyesi özelinde uzun yıllara dayanan derin bilgi ve deneyim sahibiyim. Uzmanlık alanlarım kapsamında mahkemelerde aktif bilirkişilik görevi de üstleniyorum. Hukuk ve arabuluculuk ağırlıklı olmak üzere çok sayıda sivil toplum kuruluşunda yer almaktayım.

Instagram’da sizi Pozitif Avukat olarak tanıyoruz. Neden bu isim?

Mizacım pozitif. Hayata olumlu yaklaşır, daima bir çözüm bulunabileceğine inanırım. Yaşamın bize sunduğu çeşit çeşit problemin bir sorun değil tam tersine gelişmek ve dönüşmek için bir fırsat olduğu bilinciyle hareket ederim.

“KISA SÜREDE EN KAZANÇLI ÇÖZÜME KAVUŞMAK HERKESİN HAKKI”

Çatışmalı konularda size başvuran ya da danışan kişilere ne gibi yeni bakış açıları sunuyorsunuz?

Bir çatışma ya da uyuşmazlık yaşandığında tek bir çözüm yoktur; farklı bakış açılarıyla meseleye yaklaşıp en uygun çözüm yöntemini belirlemek ayrı bir bilgi ve beceri gerektirir. Bu kapsamda bana danışan kişileri etkin şekilde dinleyip, tüm boyutlarıyla meseleyi kavramaya çalışırım. Çoğu zaman sadece yasa metinleri ile bağlı kalmadan, her işin çözümünü mahkemeden beklemeden, alternatif çözüm yöntemlerinden yararlanarak sonuca varmak mümkün olur. Konforlu bir şekilde, kısa sürede en kazançlı çözüme kavuşmak herkesin hakkı bence. 

Uyuşmazlık ne demek? Kişiler arası uyuşmazlıkların çözümünde neyi esas alıyorsunuz?

Uyuşmazlık iki ya da daha fazla kişinin herhangi bir konu üzerinde anlaşamadığı zaman ortaya çıkan durumdur. İnsanların ihtiyaçları ve istekleri birbiriyle ters düştüğü zaman uyuşmazlık yaşanır. Hukuk düzenince korunan bir menfaatin ihlali halinde de hukuk uyuşmazlığından söz edilir. Kişilerin sınırlı bir kaynağı örneğin mirası ya da parayı paylaşamaması halinde bir uyuşmazlık söz konusudur. Diğer yandan yine kişilerin karşılanamayan duygusal ya da psikolojik ihtiyaçları da uyuşmazlık yaşanmasına neden olabilir; çok yoğun ve stresli bir günün ardından yöneticisinden övgü yerine eleştiri alan bir kişinin bu eleştiriye sert tepki vermesinde olduğu gibi. Bunlara bir de fikirler, değerler, ilkeler, öncelikler gibi konularda yaşanabilecek zıtlıkları eklersek yaşamın her alanında her zaman uyuşmazlıklarla karşılaşmanın kaçınılmazlığı anlaşılır hale gelir. Diğer kişi ya da kişilerin bizden farklı değer ya da fikirleri olmasının olağan ve saygı duyulması gereken bir durum olduğunun farkında olmamak çok ciddi uyuşmazlıkların doğmasına neden olabilir. Kişiler arası uyuşmazlıkların çözümünde esas aldığımız ilk husus, uyuşmazlığın doğru analiz edilmesi yani nedenlerinin anlaşılmasıdır. Bunu yapmadan doğrudan çözüme odaklanmak ne yazık ki kalıcı ve herkesi tatmin edecek bir çözüm sunamaz.

Uyuşmazlıklar en çok nerelerde görülüyor?

Uyuşmazlıklar yaşamın her alanında mevcut. Bir ticari ilişkide yaşanan aksaklık, iki şirket arasındaki ticaret sonucu geciken ödeme ya da ürün teslimi, tescilli markanızın bir başkası tarafından izinsiz kullanılması, trafikte başka bir araç ile çarpışmanız neticesinde sigortadan tazminat talebinizin tam karşılanmamasından tutun mağazadan aldığınız bir ürünün arızalı çıkması, lazer epilasyon sırasında yanık oluşması, aldığınız devre mülkün taahhüt edildiği gibi olmaması, miras kalan malların ne şekilde paylaşılacağı, evlilikte yaşanan sorunlar neticesinde alınacak kararlar, boşanma halinde çocuklara ilişkin düzenlemeler, eşler arasındaki mal varlığı uyuşmazlıklarına, işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklardan kira uyuşmazlıklarına kadar aklınıza gelebilecek hemen her alanda uyuşmazlıkları görüyoruz.

Son zamanlardaki ev sahibi-kiracı uyuşmazlıklarında nasıl bir düzenleme getirilmeli yoksa durum çok mu vahim? Ne yapmak lazım?

Gerçekten de durumu en iyi tanımlayan sözcük, vahim… Gerek kiracılar gerekse evinin kira gelirine güvenen mal sahipleri açısından çok zor bir dönem atlatıyoruz. Beş yıldan daha kısa süreli kira ilişkilerinde Temmuz 2023’e kadar olan dönemde geçici bir çözüm olarak kira artış oranın %25 olarak sabitlenmesi de uyuşmazlıkların tırmanmasına neden oldu sanki. Uyuşmazlık sayısı artınca da bunların mahkemede çözülmesi uzun yıllar alacak gibi duruyor. Örneğin İstanbul’da bir kira davasının ilk duruşması 9-10 aydan önce verilemiyor, hatta geçenlerde bir meslektaşımız duruşmasının bir yıl sonraya ertelendiğini yazdı. Bu durumda benim önerim kira uyuşmazlıklarında arabuluculuğun avantajlarından yararlanmak ve meselenin çözümünü mahkemeden beklemeksizin kiralayan ve kiracının dostane şekilde görüşüp ortak çözüm üretmesini sağlamak.

Arabuluculuk ne demek? Nerelerde çözüm sağlar bize? Kimler arabuluculuk yapabilir, yani şartları nelerdir? Avukatı olduğunuz bir kişinin arabuluculuğu yapılır mı?

Arabuluculuk bir yasa ile düzenlenmiş olan alternatif bir uyuşmazlık çözme yöntemidir. Dava açmadan önce ya da dava sırasında arabulucuya başvurarak, onun yardımıyla müzakereler yürütmek ve çözüm seçenekleri üreterek nihayetinde en doğru kararı verebilmek için bir fırsattır aslında arabuluculuk. Uyuşmazlık yaşayan kişilerin mahkemede bir hâkimin karar vermesi yerine daha kısa sürede daha ekonomik ve barışçıl şekilde kendi serbest iradeleri ile çözüme ulaşması mümkündür arabuluculuk ile. Kamu düzenini ilgilendiren konular dışındaki her türlü uyuşmazlıkta arabuluculuk ile sanki bir mahkeme kararıymış gibi gücü olan çözümlere kavuşmak mümkündür. Arabuluculuğu yasa gereği en az beş yıllık meslek kıdemine sahip olan ve gerekli eğitimi tamamlayarak sınavda başarılı olup Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanlığı Güncel Arabulucular Listesi’ne kayıtlı olan Hukuk Fakültesi mezunları yapabilir. Hukuk Fakültesi mezunu olmayan kişiler arabuluculuk yapamaz. Şu anda sicile kayıtlı arabulucuların çoğunluğu aynı zamanda avukattır.

Mevzuatımız uyarınca bir avukat müvekkilinin taraf olduğu bir uyuşmazlıkta arabuluculuk yapabilir ancak taraflar arabuluculuk sonucunda anlaşamazlar ve davaya gitmek durumunda kalırlarsa o uyuşmazlık özelinde müvekkilinin avukatlığını üstlenemez. Çünkü arabulucu avukat arabuluculuk yaparken herhangi bir tarafın yanında yer alamaz yani tarafsızdır ve arabuluculukta tarafların diğerinin bilmesini istemediği gizli bilgilere de vakıf olacağı için anlaşma sağlanamaması durumunda bu bilgileri diğer taraf aleyhine kullanmasının önlenmesi için artık o uyuşmazlıkta avukatlık yapamaz. Gizlilik dediğimiz bu kuralın en önemli işlevi uyuşmazlığın çözümü için gereken tüm bilgilerin gönül rahatlığı içinde arabulucu ile paylaşılmasının sağlanmasıdır. Arabulucu uyuşmazlık ve nedenleri hakkında ne kadar çok bilgiye vakıf olursa taraflara çözüm seçenekleri yaratmak için o kadar çok yardımcı olur.

“BARIŞ KÜLTÜRÜ ÇOCUKLARA KÜÇÜK YAŞTA KAZANDIRILMALI”

Çalışmalarınızdan biri de “ilişkilerde ve ailede barış”. Peki ilişkilerde barışı sağlamanın olmazsa olmaz bir yolu var mı? Neye ihtiyacımız var?

İlişkilerde ve ailede barışı sağlayabilmek etkili bir iletişim ve bilinçli farkındalıkla mümkün. Bu nedenle öncelikle empatiyi ve etkili iletişimi öğrenmek, diğer yandan aileden gelen ve bizim kişiliğimizin oluşumunu ve yaşamımızın şekillenmesini etkileyen hususların da farkına varabilmek önem taşıyor.

Size en çok hangi ilişki problemleriyle geliyorlar?

Derinlemesine uzmanlaştığım alanların başında boşanma geldiği için olsa gerek ki en çok eş ve partner ilişkilerinin sona ermesine bağlı kararların alınmasında avukat ve arabulucu olarak destek veriyorum. Son dönemde sadakatsizlik, güven sarsıcı davranışlar ve ilginç bir yükseliş ivmesiyle zinaya dayalı boşanma talepleri arttı. Çocuklu çiftlerin yaşadığı sorunlarda çocuğun yararına çözümlere varılabilmesi için arabuluculuk becerileri çok işe yarıyor. Velayet ve nafaka konuları öne çıkıyor. Ayrıca eşler arasındaki mal varlığı ve miras uyuşmazlıklarında da arabuluculuk sayesinde çok memnun edici sonuçlar alınıyor.

Eril bir alanda çalışıyorsunuz, eril alana nasıl dişil özellikler katıyorsunuz?

Toplumsal cinsiyet eşitliği kavramı kapsamında çalıştığım alanı eril ya da dişil olarak nitelendirmeyi doğru bulmuyorum. Barış ve hoşgörü gibi özelliklerin insana özgü ve cinsiyetten bağımsız ele alınmasını önemsiyor ve diliyorum. Bununla birlikte bireysel olarak yanıtlamam gerekirse anne olmamın uyuşmazlık çözümünde çocuğun yararını gözeten barışçıl bir yaklaşımı desteklediği gerçeğini de göz ardı edemem. Barış kültürünün küçük yaşlardan itibaren çocuklarımıza kazandırılmasını da çok önemsiyor ve herkesi akran arabuluculuk projeleri ile barış yapıcı lider öğrenciler yetiştirilmesi için destek vermeye davet ediyorum.


©mümkün dergi

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

dilara_duman
Kendini dönüştürme yolculuğunda, dönüşümün en etkin yolunun bilgiyi aktarmak olduğuna inanıyor. Çok satanlar listesinden inmeyen yazar ve kişisel gelişim duayeni Louise L. Hay’in geliştirdiği Heal Your Life eğitmeni. Felsefeyi de kişisel gelişim yolculuğunun bir parçası olarak görüyor.