Yüzer bahçeler diyarı: Xochimilco
Mümkünat Yaşam

Yüzer bahçeler diyarı: Xochimilco

Meksika’nın başkenti Mexico City’e 30 km uzaklıktaki Xochimilco (okunuşu: Soçhimilko) Kanalları Azteklerin geçmişte yarattığı mimari bir şahaser.

11. yüzyılda Tolteklerin zayıflaması ile aniden tarih sahnesine çıkan Azteklerin kökeni ile ilgili farklı görüşler olsa da “Su Şehri” anlamına gelen Azatlan isminin, su üzerine kurulu Atlantis’ten geldiği iddia ediliyor.

Aztekler Meksika topraklarına geldiklerinde çok kötü karşılanırlar. Efsaneye göre Aztekler, kahinlerinin rüyasında gördüğü kartal ile yılanın buluşacağı yeri arıyorlardır. Meksika Vadisi’nin Büyük Göl ile kaplı bölgesinde yaşayan 5 kabile, yaşam şartları çok kötü olan bir adada onların yerleşimlerine izin verirler. Aztekler adaya çıktıklarında ağzında bir yılan tutan kartalı görünce bunun beklenen işaret olduğunu düşünerek adaya yerleşirler.

Aztekler, zorlu tabiat koşullarında su baskınlarını önleyebilmek için taşlardan set yapmışlar, çamur, ağaç kütüğü ve bitkileri kat kat yerleştirerek gölün üzerinde adacıklar oluşturmuşlar. Chimpas denilen bitkiler zamanla göle kök salarak öyle sağlamlaşmış ki üzerine tapınak bile inşa etmişler. Yollar ve tahta köprülerle yerleşim yerlerini karaya bağlayarak kuruttukları bataklıkta Venedik benzeri bir şehir yaratmışlar. Adacıkların üzerine serdikleri verimli topraklarla yüzer bahçeler oluşturup buralarda tarım yaparak beslenmişler. Uzak dağlardan şehre su taşıyan büyük bir su kemeri bile inşa etmişler.

“Paris bir köy iken onlar ormanda şehirler kuruyordu” alıntısı o dönemde bu insanların verdiği mücadelenin özeti sanki. Bu kanallar bugün Başkentte kalan son kanal yerleşimi.

Kanala ulaştığımız rampanın önünde yan yana dizilmiş rengarenk tekneler görüyoruz. Çarpışan arabalar gibi uzun sopalarla yönetilen Fridha isimli tekneye binip, diğerlerinin arasından sıyrılıp hareket ediyoruz. Dar kanallar geniş kanallara açılıyor, tekne rahat ilerleyebiliyor. Yeşil-kahverengi karışımı suda yol alırken kanalın iki yanını duvar gibi saran devasa bitkiler ağaç formunda.

Su üstünde onlarca tekne var. Dia de los Muertos şenlikleri (Ölüler Günü) kuru kafa, ışıklı maskeler ve ilginç makyajlarla kanala akmış. Müziğe karışan genç kahkahalar, yanaşan tekneden alınan biralar, havanın kararması ile göle yansıyan ışıklar büyülü bir ortam yaratıyor.

Geleneksel İspanyol müziği olan Mariachi çalan müzisyenlerin teknemize atlaması ile daha da keyifleniyoruz. Ellerinde gitarları, süslü elbiseleri, kara bıyık ve briyantinli siyah saçları ile adeta zaman içinde çok eğlenceli bir yolculuk yapıyoruz.

İnişimiz de binişimiz gibi teknecinin mahareti ile sarsılmadan gerçekleşiyor. Karaya çıktığımda hayatımın belki de en eğlenceli müzikalinden çıkmış gibi mutluyum.

Devam edecek…

İlhan Orel kimdir?

Ankara doğumlu bir eğitimci. 25 yıl severek yaptığı mesleğini noktaladıktan sonra içindeki öğrenme ve merak duygusu ile dünyayı keşfe başladı. Başta Hindistan olmak üzere “güneş doğudan yükselir” diyerek doğudan batıya sayısız gezi yaptı. Gezgin olarak keşiflerine devam ediyor ve her deneyimini mutlaka defterlerine kaydediyor.


©mümkün dergi

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.