Van deyince zihninizde hangi kelimeler aydınlanıyor? Benimkiler Göl, Akdamar Kilisesi ve tabii Van kahvaltısıydı. Kilim dokumacılığı? Doğrusu aklımın ucundan geçmezdi. Ta ki o kilim atölyesinin kapısından girene kadar… Tabii bu benim bu yöreye ait bilgimin yetersiz olmasından kaynaklanıyor. Oysa geçmişi M.Ö. 5000-3000 yıllarına dayanan bu kadim bölgenin öne çıkan el sanatlarından biri de kilim dokumacılığı… Diğerleri ise savatlı gümüş işlemeciliği, çömlekçilik, üzerlik sanatı…
Van’da artık neredeyse kilim dokuyan kimse kalmayınca Van Büyükşehir Belediyesi 2001 yılında harekete geçmiş ve belediyeye bağlı Mavi Kent A.Ş. Kilim Dokuma Atölyeleri kurulmuş. Şehrin farklı yerlerindeki atölyelerde kadınlara ve genç kızlara önce eğitim verilmiş sonra da üretime başlanmış. Van Valisi ve Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez’in de duyarlılığı ve desteği ile proje halen başarılı bir şekilde sürdürülüyor. Bugün salgın önlemleri nedeniyle kursiyerlerin sayısı yarı yarıya indirilmiş olsa da normal şartlarda 120 kadın her gün tezgâhın başına geçiyor ve binlerce yıllık kültürü kendi duyguları ile harmanlayarak kilim dokuyor. Yüzde yüz yün iplik ve kök boya kullanılarak dokunan kilimlerin tamamlanması, kilimin boyutuna göre bir iki ay arasında gerçekleşiyor.
Van Büyükşehir Belediyesi ayrıca binlerce yıllık medeniyetin izlerini taşıyan Van kilimlerinin desenlerini de 111 sayfalık bir katalog haline getirmiş. Belediyenin internet sitesi üzerinden de ulaşılabilen katalogda Gülhezar, Lüleper, Canbezar, Şamari, Aşk gibi desenler ile onlarca kilim modeli yer alıyor.
Van Büyükşehir Belediyesi Kilim Atölyeleri Sorumlusu İsa Sarıhan, “Kursiyerlerimiz hem kilim kültürünün nesilden nesle aktarılmasını sağlıyor hem burada sosyalleşiyorlar. Dokunan kilim satılmadan belediye kursiyerlere ödemelerini yapıyor, böylece aile bütçelerine de katkıda bulunuyorlar” diyor. Atölyelerde kadınlara ayrıca kadın sağlığı, çocuk gelişimi, genel sağlık gibi konularda eğitimler de veriliyor.
Belediyenin bu örnek girişiminin kilim meraklıları için çok cazip bir yanı daha var. Van’ı ziyaret ettiğinizde el emeği göz nuru bu kilimleri çok uygun fiyatlara satın alabiliyorsunuz. Bunun için gitmeden en az bir gün önce irtibata geçmeniz yeterli. İsa Sarıhan gelmek isteyenler için yörenin tabiri ile “Baş göz üstüne…” diyor. Ayrıca belediyeye telefon ya da eposta ile ulaşıp gönderilecek katalogdan seçim yaparak adresinize gönderilmesini talep edebiliyorsunuz. Beğendiğiniz desenin farklı renkleri için sipariş verme şansınız da var.
İletişim için: 444 44 65 veya info@vbb.bel.tr
Van Büyük Şehir Belediyesi Süphan Kilim Atölyesi’ne girdiğimizde harıl harıl çalışan kursiyer kadınlarla karşılaşıyoruz. Bizimle konuşurken dahi elleri hiç durmuyor. Sabırlarına ve sanatlarına saygı duymamak imkânsız. Onları rahatsız etmemek için hızlıca birkaç kare fotoğraf çekip bahçeye çıkıyoruz. Çıkmamızla birlikte kendi aralarında neşeli bir sohbete başlıyorlar. Onların neşesi bize de geçiyor.
Atölyenin bahçesinde lavantalar, papatyalar, adını bilmediğim daha birçok çiçek türü var. Arka bahçeye ise domates ekilmiş. Sorumlu İsa Sarıhan ve kursiyerler burayı birlikte ikinci evleri haline getirmişler. Çardağın altında çayımızı içerken annesinin yanında oyuncakları ile oynayan beş yaşındaki Nujin terliklerini giyip yanımıza geliyor. Az önce ona ikram ettiğimiz şekerleme külahını uzatıp “Siz de yiyin” diyerek gönlümüz fethediyor.
İsa Sarıhan, 15 yıl boyunca belediyede makam şoförlüğü yapmış ve gün gelip yorgun hissedince bu göreve talip olmuş. “Kendimi sanata yakın görüyorum, müzikle de uğraşıyorum. Kilim kültürü beni çekti. Yedi sekiz yıldır bu görevdeyim” diyor. Sarıhan’ın bu projeye duyduğu heyecan gözlerinden okunuyor, “İnsanın kültürü kaybolursa insan da kaybolur” diyor. (Yaprak Çetinkaya-Serda Kranda Kapucuoğlu-İsa Sarıhan-Şebnem Toker)
Kilimlerin insanın duygularını yansıttığı tüm kültürlerde söylenir. Sevinçler, korkular, üzüntüler, beklentiler, hayaller ve tabii ki aşk kilim desenlerinde sembolize edilir. Bir kursiyere kilim dokurken neler hissettiğini soruyorum, rahatlattığını söylüyor çekinerek. Meditasyon yerine kilim dokumak iyi bir fikir olabilir.
Kilimlerin üzerindeki etiketlerde dokuyanın adı soyadı da yazıyor. Benim satın aldığım kilimi Berfin Akbulut yapmış. Tanışmadık ama aramızda bir bağ oluştuğunu biliyorum. Ellerine sağlık Berfin…
*Başlık alıntı: Kilim şiiri-Fatih Kısaparmak
©mümkün dergi
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Yuka Ajans Yay. ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. Köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir kısmı kaynak gösterilmesi ve/veya habere aktif link verilmesi halinde dahi kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.