Doya doya sevmek mi yoksa acı çekmemek mi?
“Bir daha asla bir hayvana bağlanmayacağım, bir daha asla bu kadar sevmeyeceğim ve evime almayacağım başka hiçbir hayvanı” demiştim, 15 yaşındaki muhabbet kuşum
“Bir daha asla bir hayvana bağlanmayacağım, bir daha asla bu kadar sevmeyeceğim ve evime almayacağım başka hiçbir hayvanı” demiştim, 15 yaşındaki muhabbet kuşum
Merhaba sevgili okuyucu. Yaz bitti, evlere dönüldü, oh şükür hava serinledi derken henüz birkaç gün önce tam 45 günümü geçirdiğim Akçay’dan döndüğüme şaşırıyorum.
“Ne yapabiliriz? Yaşamak gerek! Yaşayacağız Vanya Dayı. Çok uzun günler, boğucu akşamlar geçireceğiz. Alınyazımızın bütün sınavlarına sabırla katlanacağız. Bugün de, yaşlılığımızda da, dinlenmek
İstediğim kadar yazamıyorum çünkü bu aralar gündemim başka: canım Gün Işığı Atölye’min sosyal medyası. Oraya içerik üretmekten, içeriklere değerli bilgiler içeren yazılar yazmaktan
Düşündüm de son 2 senem ne kadar da çok hastanede geçmiş! Bu 2 sene içinde ben tam 3 defa ameliyata girdim, hastanede yattım.
Bu aralar tekrar ama aslında yıllardır gündemimde dönen bir konudan bahsetmek istiyorum bugün size. Özellikle yaptığım bireysel danışmanlıklarda da çevremde de gözlemlediğim bir
Merhaba güzel insanlar, güzel dünya! Bu aralar öyle bir büyülü hissediyorum ki yaşamı. Gerçekten de sonunda her şeyin mümkün olduğu bir dünyaya uyanmışım
Bir zamanlar pastacı bir kız varmış. Bu kız için pastaları çok önemliymiş. Pastalarını yaparken hissettikleri, pastalarının başkalarına hissettirecekleri, pastaları için özenle seçtiği malzemeleri
“Şansım olsaydı erkek doğardım” derdi annem çok bunaldığında. Ben de hak verirdim. Çünkü bakınca erkeklerin hayatı çok daha kolaydı sanki. En önemlisi ise
Evet yeni bir tartışma ile geldim. Oyları alalım. Hangisi sizce daha çok bilir? Çok okuyan mı, çok gezen mi yoksa kalbi açık bir